Çarşamba, Nisan 13

Mostar, Sarı Saltuk ve Alperen (Balakay) Tekkesi

Saraybosna’ya daha önce bir günlük bir program için gitmiştik.
Saraybosna’nın çarşısını kısa da olsa hızlıca gezmiş, sonrasında Aliya’ya bir fatiha imkanı bulmuştuk.
Fakat Mostar’a varamamış idik.
Nasip oldu ve bir başka vesileyle kısa da olsa Mostar’a vasıl olduk.
İyi ki de olmuşuz.
Mostar’ın tarihi köprüsünü ve diğer mekanlarını yine kısa bir zaman diliminde görme imkanına kavuştuk hamdolsun.
Mostar Köprüsü ve çarşısı bizi temsil etmeyi sürdürüyor. Çarşısı ve çevre yapıları da öyle. Güzel bir şehir Mostar.
Hilal ile Haç’ın apaçık mücadelesi görünür bir şekilde kendini gösteriyor. Hırvat ve Boşnaklar’ın her alanda birbirilerine karşı dikkatli ve içten içe mücadele ettiklerini müşahede ediyorsunuz Mostar’da.
Muhtemelen belki nesiller boyu bu mücadele devam edecektir. Belki de kıyamete kadar.
Esas üzerinde kelam etmek istediğim Mostar’da bulunan, şehrin dışına doğru gidince sizi bulan Balakay (Alperen) Tekkesi’dir.
Muhteşem bir kayalığın tam içine doğru kurulmuş bu Tekke’nin kurucusunun Sarı Saltuk isimli Alperen dervişidir diye rivayet olunmuş.
Sarı Saltuk efsane bir Alperen dervişidir. Başka yerlerde de onun olduğu varsayılan kabirleri mevcuttur.
Sarı Saltuk’un kabri esas nerededir bilinmez, ehline malumdur elbette.
Fakat bizim için Aziz olan şey onun kabrinin ya da naaşının bir yerde bulunması değildir elbette.
Aziz olan şey, Sarı Saltuk’un kurduğu ve hala geleneği yaşatılan Alperenler Tekkesi’nin maneviyatıdır.
Nasıl ki, ruh ve bedenin imtizacı ile insan olunur ise zahirin ve batının resmedildiği muhteşem Alperenler Tekkesi çok büyük hatıraları özünde sırlamıştır.
Kadiri, Bektaşi, Nakşi, Halveti ve hatta Rufai dervişlerinin buluşma noktası olmuş olan Alperenler Tekkesi pek güzel bir sadelik ve ruh ile sizi içine alıp başka bir alemi hatırlatır durur size.
Erişilebilecek zirveninde sonunda da esas olunması gereken halin Hakk’la birlikte üzere olmak olduğunu anlatıyor bize.
Zahiren tüm doğal güzelliği arz-ı endam eden Alperen Tekkesi ille de Hakk’ı anmayı hatırlatan bir elbise giymiş üzerine.
Bakınca “Allah”ı anmak vacib oluyor dile neredeyse.
Muhteşem dememek mümkün mü o hale.
Hakk aşıkları her hal üzere ve şartta elbette Hakk’a vasıl olmak çabasındadır amma bu muhteşem atmosfer pek kolay ediyor ruhunu insanın Hakk’ı anmaya.
Öyle manevi bereket üzere kurulmuş bir Tekke.
Sarı Saltuklar’ın ve cümle Aşıkan’ın ruhu aziz ola.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder