Pazartesi, Temmuz 17

Şehidlerin yolunu sürdürmek ve O gece

İçimizi yakan ve yüreğimizi yakan çok şey yaşadık ve okuduk o geceye dair.
15 Temmuz gecesi, Allah’ın bu Aziz Millete Çanakkale Şehitleri’ne katından ikram ettiği ruhun 100 yıl sonra yeniden ete kemiğe bürünmüş halidir.
Bir ananın evladına “Sakın şehit olmadan eve dönmeyin, hakkımı helal etmem” demesi olağan dışı bir ruhun insanlarda kendisini göstermesidir şüphesiz.
Sanki İlahi bir nefes ruhlara ve bedenlere sirayet etmiş gibi o gece yollara, sokaklara, meydanlara çıktı.
Normal bir insanın tankların altına yatmasını izah edebilecek bir psikiyatr var mıdır acaba? Tek başına bir insanın tanklar geçmesin diye bir tankın altından kalkıp diğer tankın altına yatmasını hangi akıl izah edebilir?
Bu direniş ve uyanışın ruhu akılla izahı mümkün olmayan ibret tabloları ile canlı biçimde gözümüzün önünde durmaktadır.
Anlatmakla anlaşılacak bir ruh değildir bu, ancak teslimiyetle ve imanla belki anlaşılır.
Peki aradan 1 yıl geçtikten sonra Aziz Milletin bu ruhu böylesine güçlü ve destansı bir şekilde sahiplenişine ne demeli.
Bir yanardağ patlaması sanki, sel gibi aktılar meydanlara Aziz Milletimizin her bir ferdi. Seccadesi üzerinde gece boyu ağlayıp dua edenleri de var üstelik. Her sela verilişte gözyaşlarını bağrına gömen ve acıyla dişlerini sıkan yüzbinlerce gönül var.
Gerçek ama bir o kadar uhrevi yüce bir vecd içindeydi o gece bu Aziz Millet.
Herkesin kendi hesabını bir kenara bırakıp ne yapabilirim diye çırpındığı bir geceydi 15 Temmuz.
Yardan, anadan, serden geçen ruhlar vecd ile durdu emperyalist uşaklarının karşısında ve Allah tuzak kuranların tuzağını başlarına geçirdi ve Şehidlerimizin kanlarında boğuldular.
Şimdi Şehidlerin kanlarını ve Gazilerin hatırını yere düşürmeme ve adaletin geç kalmadan tecelli etmesinin vaktidir.
Yüzbinler ve milyonlar bunu beklemekteler sahip çıktıkları devletinden ve liderinden.
Kim ne düşündü ve yaptı ise o gece, vicdanıyla muhasebe halinde 1 yıl sonra da.
Allah’a sonsuz hamdü sena ederiz, şükrederiz ve bu nimete layık olmaya çalışırız. Allah bir daha bu Aziz Millete böyle zor bir gece yaşatmasın. Millet bu şuurla birinci senesinde meydanlarda yerini aldı; Şehitlerine ve Gazilerine sahip çıktı yeniden.
Bu direnişe liderlik eden Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’a da güvenini yeniden açıkça ortaya koydu. Millet bunu bir siyasi mesele olarak görmüyor artık. 15 Temmuz’u Milli bir mesele olarak görüyor ve değerlendiriyor. O sebepledir ki, 15 Temmuz’a gölge düşürecek her siyasi söyleme ve yaklaşıma karşı açık ve net tavır alıyor.
Cumhurbaşkanı daha ekranlara çıkmadan sokaklara çıkmaya başlamıştı Aziz Milletimiz ama Başkomutan Erdoğan açıklama yaptıktan sonra bambaşka bir silkiniş ve uyanış içinde tanklara, kurşunlara ve savaş uçaklarına karşı durdu.
Bu Aziz Millet çok acı tecrübeler yaşadı geçmişte. Seçtiği nice isim gadre ve zulme uğradı ve iradesi elinden alındı. Ama 15 Temmuz’da bu küresel haşhaşi çetesinin iradesine pranga vurmasına müsaade etmedi, hem devletine hem de ortaya koyduğu iradesine sahip çıktı Allah’a hamdolsun.
Şimdi hep birlikte geçmişte bu vatan için can veren ecdadımıza ve 15 Temmuz Şehidlerimize ve Gazilerimize layık olmak için daha çok çalışmak vaktidir.
Halil Kantarcı’yı, Erkan Pala’yı, Ömer Halisdemir’i,Erol Olçok ve Abdullah Tayyip Olçok'u, İlhan Varank Hoca’yı ve şehadetlerine şahitlik ettiğimiz, gönülleri dağ gibi nice erleri, duayla, minnetle ve şükranla anma ve unutmamaktır vazifemiz.
Nicedir toprağa ekilen tohumlar 15 Temmuz’da göğe doğru ilahi bir rahmetle boy verdi. Allah o ilahi rahmete, her zaman uyanık bir ruh ve şuurla layık olmayı biz geri de kalanlara nasip eylesin.
Şehidler Rableri katında zaten rızıklandırılıyorlar çünkü Hakk öyle vadetti biz görmesek ve hissedemesek bile.
Bu Aziz Millet’in bu şuura yükselmesinde emeği olan tüm büyüklerimizden Rabbimiz razı olsun ve rahmet etsin. Kimlerdir onlar, elbette siz onları biliyorsunuz zaten anlatmaya ve isimlerini saymaya hacet yok.
Hülasa duamız şudur; Ey Rabbimiz bizlere zorluk karşısında imanla, sabırla ve tevekkül içinde dayanma ve direnme gücü ver. Gönlümüzü, kalbimizi ve ayaklarımızı yolunda sabit kıl. Ölüm korkusunu ve dünya sevgisini bizden uzak eyle. Sen herşeye Kadir-i Mutlaksın. Ümmetimizi ve Milletimizi Aziz ve İzzetli kıl.
Rahmetinle kuşat.
Amin Amin Amin…