Pazartesi, Kasım 21

Gecenin ayazında....


Gece saat 01.00
Erciş Çadırkent olmuş.
Sıcaklık bu gece Erciş’te -15 derece.
Eşini kaybetmiş anne ve kızı, kar suyu ile bulaşık yıkıyor.
Şehirdekiler musluk suyuyla bulaşıkların kabasını alırken tahriş olmuş ellerini kremlemekle meşgul.
Ellerim cebimde, Fatih Camii’nin avlusuna giriyorum.
Koca mabedin çevresindeki mezar taşlarının gölgelerine bakıyorum.
Çoğunun boynu bükük gibi ya da bana öyle geliyor
Sultan Fatih’in türbesine ilerliyorum.
Bir fatiha okuyup uzaklaşıyorum.
İnsanlar Van’dan kaçıyor. Erciş’te çadırkentlerde insanlar -15 derecelik soğuğa direniyor.
Bir anne yavrusunu ısıtmak için koynuna alıp sıkı sıkı sarılıyor.
Bir baba annelerini kaybetmiş evlatlarına, annelerinin sıcaklığının ancak yarısını verebiliyor.
Sabahı bekliyoruz hepimiz. Dondurucu soğuktan biraz olsun korunmak için sabahı bekliyoruz.
Şehri İstanbullular’ın kimi uykusunu yarılamış, kimi seccadesinde dua ediyor, kimi günah meclislerinde demleniyor.
İstanbul’dan Erciş’e sadece hüzün ve gözyaşı uğurladık.
İstanbul’dan Erciş’e sadece....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder